Türkiye'nin doğusundan batısına kadar yaşanan depremler, İstanbul'daki büyük deprem ihtimalini yeniden gündeme taşıdı. Kahramanmaraş depreminin ardından İstanbul'da beklenen büyük depremin zamanlaması merak ediliyor. Karadeniz Teknik Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü'nden emekli Prof. Dr. Osman Bektaş, beklenen Marmara depremine dair ilginç bir açıklamada bulundu. Bektaş'ın açıklaması, deprem uzmanlarının genel görüşlerinden farklılık gösteriyor ve tartışmaları alevlendirecek nitelikte. Son depremler, halk arasında endişeleri artırdı ve uzman görüşlerine olan ilgiyi daha da yoğunlaştırdı. Bektaş'ın açıklamaları, deprem riskine karşı alınacak önlemler konusunda da yeni bir bakış açısı sunuyor. Bu açıklamalar, kamuoyunda geniş yankı bulması bekleniyor ve önümüzdeki dönemde daha detaylı tartışmalara yol açabilir.

Marmara Bölgesi 75 Yıllık Sakinlik Dönemine mi Girdi?

Prof. Dr. Bektaş, İstanbul'daki büyük depremin gecikmesini, San Francisco'daki benzer bir durumla açıklıyor. 1999 İzmit depreminden sonraki 30 yıllık sürede beklenen 7 büyüklüğündeki depremin olmamasını değerlendiren Bektaş, Marmara Bölgesi'nin 75 yıllık bir sakinlik dönemine girdiğini öne sürdü. Bu durumun, 1906 San Francisco depreminin ardından yaşanan sürece benzediğini belirterek, deprem olasılığının düştüğünü ima etti. Bu görüş, uzun yıllardır devam eden deprem tahminlerinin doğruluğu hakkında önemli sorular ortaya koyuyor. Bektaş'ın bu görüşü, bilim camiasında farklı tartışmalara sebep olabilir ve yeni araştırmalara yol açabilir. Ayrıca, halkın deprem bilincini etkileyebilecek kadar önemli bir konudur.

Büyük İstanbul Depremi Neden Gecikiyor?

1999 İzmit-Düzce depremlerinden sonra 25 yıl geçmesine rağmen 7'den büyük bir depremin Marmara'da yaşanmamasını değerlendiren Prof. Dr. Bektaş, şunları söyledi: "Marmara, 500 yıllık tarihsel döneminde ve 1906'daki 7,8 büyüklüğündeki San Francisco depremi sonrasında olduğu gibi 75 yıllık bir sakinlik dönemine girmiştir. 1999 İzmit - Düzce depremlerinin stres transferi ve KAF'ın 25 yıllık tektonik yüklenmesine karşın Marmara'da 25 yıl içerisinde 5,9'dan büyük deprem yaşanmaması, fayların henüz rahatlama döneminden çıkamadığının kanıtıdır." Bu açıklama, deprem bilimciler arasında farklı yorumlara yol açabilir. Deprem riskinin tamamen ortadan kalkmadığını vurgulamak önemlidir. Bektaş'ın tezi, yeni bir bakış açısı sunsa da, depreme hazırlıklı olmanın önemini azaltmamalıdır.

Deprem Riskine Karşı Hazırlık

Prof. Dr. Bektaş'ın açıklamaları, İstanbul'da yaşayanlar için deprem hazırlıklarının önemini azaltmamalıdır. Her zaman olduğu gibi, deprem riski hala mevcuttur ve önlemler alınmaya devam edilmelidir. Binaların depreme dayanıklılığı kontrol edilmeli, acil durum planları hazırlanmalı ve deprem tatbikatları yapılmalıdır. Türkiye'nin deprem kuşağında yer aldığı gerçeği asla unutulmamalıdır.